BUGÜN YAŞADIKLARIMIZI ANLAMAK İÇİN BU PROTOKOLLERİ HERKESİN BİLMESİ GEREKİR :
Gizli Sion (Siyon) Protokolleri
Bu protokoller, 1905’te Rusya’da toplanan Siyonistler tarafından hazırlanmış ve bahsi gecen çoğu hedeflerine ulaşmıştır. Ayrıca bu konuya ilgisi olan arkadaşlar; Sergius Nilus’un “Siyon Liderlerinin Protokolleri” isimli kitabını okuyabilirler.
Protokolleri eklerken amacım anti-semitizm değil. Sadece dünyayı ele geçirmek için yapılmış planlar olabileceğinin bir kanıtı olarak paylaşmak istedim. Protokoller, çok uzun olduğu için ilk beş protokolün kısaltılmış bir şeklini ekledim. İnternette orijinal çevirilerini inceleyebilirsiniz. Ayrıca protokoller üzerine yazılmış bir çok kitapta bulunmakta. Cidden, dikkat çekici maddeleri yer alıyor. Protokoller hakkında gerçek olmadığını iddia edenlerin yanı sıra, abartılı bir şekilde tekrar düzenlendiğini savunanlar da var. Dediğim gibi, bana ilginç geldiği için paylaşıyorum. Yorum sizin.
Sion Liderlerinin Protokolleri
PROTOKOL 1
a) Yaradılışın kanununa göre hak, kuvvette yatar.
b) Ahlâka uygun bir şekilde hüküm süren bir hükümdâr, mâhir bir politikacı değildir ve bundan dolayı tahtında sağlam duramaz. Hükmetmek isteyen kimse, hem kurnazlığa hem de yapmacılığa başvurmalıdır. Açık sözlülük ve dürüstlük gibi halk arasında meziyet sayılan vasıflar, siyâsette bir kusurdur.
c) Yahudi olmayan halk, alkollü içkilerle düşünce kabiliyetlerini kaybetmişlerdir. Onların gençliği klasizm ve ilk çağ ahlaksızlığı ile ve içlerine soktuğumuz özel ajanlarımız, öğretmenler, hizmetçiler, zenginlerin evlerinde mürebbiyeler, takipler vasıtası ile zehirlenerek ahmak bir şekilde yetiştirilmişlerdir.
d) Gâyemizi elde etmeğe hizmet edecekleri zaman rüşvetçilik, düzenbazlık ve hıyanet hususlarında duraklamamalıyız.
e) Çok eski zamanlarda, “hürriyet, eşitlik, kardeşlik” kelimelerini halk kitleleri arasında ilk defa biz bağırdık. O günlerden beri her taraftan gelip bu oltaya takılan budala papağanlar tarafından bu kelimeler, çok defa tekrar edildi. Bu kelimeler, dâimâ barışı, sükuneti, dayanışmayı yok eden, Yahudi olmayan devletlerin bütün müesseselerini tahrip eden mahvedici kurtçuklar oldular.
PROTOKOL 2
f) Halkın içinde kabiliyetleri ve kölece itaatlerine göre titiz bir dikkatle seçeceğimiz idareciler, idare etme sanatında eğitim görmemiş kimselerden olacak ve bundan dolayı kendilerinden müşavirleri ve uzmanları olan çocukluklarından beri bütün dünya işlerini idare etmek için yetiştirilen bilgi ve zeka sahibi kimselerin ellerinde oyuncak olacaklardır.
g) Bırakın; bizim onları ilmin emirleri diye kandırdığımız oyunların başrolünü oynasınlar. Bizim tertip ettiğimiz Darwinizm, Marksizm, Nietzche’nin başarılarını dikkatle düşünün. Biz Yahudiler için bu direktiflerin Yahudi olmayanların üzerinde nasıl bir bölücü etki yaptığını görmek herhalde zor olmayacaktır.
PROTOKOL 3
h) Anayasal devletlerin dengesini bozduk. Bugünlerin anayasal terazileri, kısa zamanda kırılacaktır. Çünkü üzerinde döndüğü ekseni aşınıncaya kadar, durmadan sarsılsın diye biz onu dengesiz kurduk.
ı) Biz, avam (halk) tabakasını açlığın doğurduğu sıkıntı, haset ve kin ile harekete geçirecek ve yolumuzun üzerinde bizi engelleyen ne varsa onların elleri ile silip yok edeceğiz. Bütün dünyâya hükmedecek olan hükümdarımızın taç giymesi vakti gelince, aynı eller ona engel olabilecek her şeyi ortadan kaldıracaklardır.
i) Halk, kendisine “hürriyet” adı altında her türlü müsaade ve müsâmahada bulunulduğunu görünce kendisini hükümdar tahayyül ederek yolunun üzerindeki iktidâra saldırdı. Fakat tabiî diğer bütün körler gibi, birçok engele rastladı. Bir kılavuz arama telâşına kapıldı. Eski durumuna dönme idrâkine aslâ sâhip olmadı ve bütün iktidârını bizim ayaklarımızın altına attı. Bizim “büyük” ismini verdiğimiz Fransız İhtilâli’ni hatırlayın. Onun hazırlanmasındaki sırlar, bizce gâyet iyi bilinmektedir. Çünkü o, (Fransız İhtilali) tamâmen bizim ellerimizin eseridir. O vakitten beri dâima dünya için hazırladığımız Siyon kanından müstebit kral lehinde, en sonunda bizden bile dönmeleri için halkı bir hareketten diğerine sevk ediyoruz.
j) “Hürriyet” kelimesi, insan topluluklarını her kuvvete, her çeşit otoriteye, karşı savaşa sevk eder. Bunun içindir ki, biz krallığımızı kurduğumuz zaman, zâlim bir prensip ifâde eden ve kitleleri kana susamış hayvanlar hâline getiren bu kelimeyi hayat lügatinden silmeğe mecbûr olacağız.
PROTOKOL 4-5
k) Görünmeyen bir kuvveti kim ve ne gibi bir durumda devirebilir? Bizim kuvvetimiz tamamen böyle bir kuvvettir. Yahudi olmayanların masonluğu, bir paravana olarak bize ve amaçlarımıza körü körüne hizmet eder.
l) Bir zaman için dünyâdaki bütün Yahudi olmayanların bir koalisyonu bizimle belki başarılı bir şekilde mücâdele edebilirdi. Fakat onların aralarında mevcût ve kökleri şimdi aslâ koparılıp çıkarılamayacak derecede derine atılmış olan anlaşmazlıklar sebebiyle bu tehlikeye karşı emniyette bulunmaktayız. Biz, Yahudi olmayanların şahsî ve kavmî hesaplarını, son yirmi asır boyunca besleyip çok geliştirdiğimiz dinî ve irkî kinlerini birbirlerinin karşısına çıkartır. Bu sebepledir ki, bize karşı kolunu kaldıran herhangi bir yerdeki bir devlet, destek görmeyecektir.
m) Yöneticiliğimizin en mühim amacı, şu hususları ihtivâ eder (içerir): “Halkın zihnini tenkit (eleştiri) ile bozmak, onu mukâvemet uyandıran ciddî düşüncelerden uzaklaştırmak, zihnî kuvvetleri boş nutukların sahte savaşı ile meşgûl etmek.”
n) Kamuoyunu avucumuzun içine almak gâyesiyle her taraftan birbirlerine zıt fikirleri netîce çıkamayacak şekilde karşı karşıya getirerek, bu karışıklık içinde Yahudi olmayanların başlarının dönmesi ve her çeşit siyâsî mevzûlarda hiçbir fikir sâhibi olmamanın en iyi hal olduğu kanaatine varmaları için, yeterli bir zaman boyunca çalışarak onları şaşkın hâle getirmeliyiz. Halkın siyâsî mevzûları anlamaması gerekmektedir. Çünkü o mevzûlar, yalnız halkı idâre edenler tarafından anlaşılır. İste bu birinci sırdır.
PROTOKOL 6
o) Siyâsî bir güç olan “Yahudi olmayanların aristokrasisi” öldü. Bizim onu hesaba katmağa ihtiyâcımız yoktur. Fakat arazi sâhibi olarak kendi kendilerine yeter oldukları müddetçe, hâlâ bize zararlı olabilirler. Bundan dolayı her ne pahasına olursa olsun onları topraklarından uzaklaştırmak bizim için elzem (gerekli)dir. Arazi vergilerinin arttırılması ile arazilere borç yüklenerek bu amaç en iyi bir şekilde elde edilecektir. Bu tedbirler, arazi sâhiplerini engelleyecek, arazi sâhiplerini âciz ve kayıtsız şartsız itaat etme durumunda tutacağız.
ö) Yahudi olmayanların sanayisini tamâmen çökertmek için Yahudi olmayanların arasında geliştirdiğimiz lüksü ve spekülâsyonun yardımına getireceğiz. Çünkü lüks için hırslı talep, herşeyi yutup bitirmektedir.
p) Biz, işçi ücretlerini yükselteceğiz; fakat bu, işçilere hiçbir menfaat sağlamayacaktır. Çünkü biz aynı zamanda hayat için en lüzumlu şeylerin fiyatlarında da yükselme meydana getireceğiz. Bunun ziraat ve hayvancılıktaki gerileme sebebiyle olduğunu iddia edeceğiz. Aynı işçileri anarşiye, sarhoşluğa alıştırarak üretim kaynaklarını kurnazlıkla ve el altından derin bir şekilde mahvetmeğe çalışacağız.
PROTOKOL 7
r) Silâhlanmanın hızlandırılması, polis kuvvetlerinin arttırılması yukarıda bahsedilen plânların yerine getirilmesi için tamâmen elzem (gerekli)dirler. Biz istiyoruz ki dünyâdaki bütün devletlerde bizlerden başka, ancak proletarya sürüleri bizim menfaatlerimize bağlı birkaç milyoner, polisler ve askerler bulunsun.
s) Ekonomik anlaşmalarla veyâ borç yükümlülükleri ile, her devletin kabînelerinde gördüğümüz bütün iplikleri entrikalarımızla karmakarışık bir hâle getireceğiz. Bu hususta başarıya ulaşmak için müzâkereler ve anlaşmalar sırasında büyük kurnazlık ve tesir kullanmalıyız. Fakat “resmî lisan” denen hususlarda bunun zıddı taktikleri kullanacak, dürüstlük ve uysallık maskesi takınacağız.
Bir yanıt yazın